Dost Konağı
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Dost Konağı

Dürüstlük İnsanların Ahlakının Temelidir.Ama Dürüstlük Nedir?Dürüst olmak Gerçekleri Kabul Etmektir.Dürüst Olmak Herşeye ve Herkes İçin Aynı İlkeleri Geçerli Kılbilmektir..Dostlugumuz Daim Olsun
 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yap  

 

 Bırakınız.. IŞIĞINIZ Yayılsın...

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
yonjaa

yonjaa


Kadın Mesaj Sayısı : 11
Yaş : 36
Nerden : mersin
Kayıt tarihi : 19/11/08

Bırakınız.. IŞIĞINIZ Yayılsın... Empty
MesajKonu: Bırakınız.. IŞIĞINIZ Yayılsın...   Bırakınız.. IŞIĞINIZ Yayılsın... EmptyÇarş. Kas. 19, 2008 1:32 am

Uzaklarda küçük bir kasabada genç bir adam kendi işini kurdu.
Bu, iki caddenin köşesinde bir perakendeciydi.
Adam dürüst ve dost canlısıydı, insanlar onu seviyorlardı.
Ondan alış veriş yapıyorlar ve arkadaşlarına tavsiye ediyorlardı.
Adam bir yıl içinde bir dükkandan Amerikanın bir ucundan diğerine uzanan bir zincir yarattı.
Bir gün hastalanıp hastaneye kaldırıldı.
Doktorlar az zamanı kalmış olabileceğinden endişe ediyorlardı.
Üç yetişkin çocuğunu yanına çağırdı ve onlara bir görev verdi:
"İçinizden biri yıllar boyu uğraşarak kurduğum şirketimin başına geçecek. Hanginizin bunu hak ettiğine karar vermek için, her birinize birer dolar vereceğim, şimdi gidip bu birer dolarla ne alabiliyorsanız alacaksınız, ama bu akşam geri döndüğünüzde paranızla aldığınız şey hastane odamı bir uçtan bir uca doldurmalı. "

Çocuklar bu başarılı şirketi yönetme fırsatı karşısında heyecana kapıldılar. Üçü de şehre gidip parasını harcadı.
Akşam geri döndüklerinde babaları sordu:
"Birinci, çocuğum, bir dolarla ne yaptın?"

Çocuk cevap verdi:
"Arkadaşımın çiftliğine gittim, bir dolarımı verdim ve iki balya saman aldım."
Sonra odadan dışarı çıktı , saman balyalarını getirdi ,açtı ve havaya savurmaya başladı. Oda bir anda samanlarla dolmuştu.
Ama biraz sonra samanların tamamı yere indi ancak babanın söylediği gibi odayı bir uçtan öbür uca dolduramadı.

Adam sordu:
"Peki ikinci çocuğum, sen paranla ne yaptın?"

"Yorgancıya gittim. İki tane yastık aldım."
Bunu söyleyen çocuk, yastıkları içeri getirdi, açtı ve tüyleri bütün odaya dağıttı.
Zaman içinde bütün tüyler yere düştü, böylece oda yine dolmamıştı.

"Sen üçüncü çocuğum, sen paranı ne yaptın?" diye sordu adam;

"Dolarımı cebime koyup senin yıllar önceki dükkanın gibi bir dükkana gittim.
Dükkanın sahibine parayı verdim ve bozmasını istedim.
Dolarımın 50 centini İncilde yazıldığı gibi çok değerli bir şeye verdim,
20 centini şehrimizdeki iki yardım kurumuna bağışladım,
20 cent de killiseye verdim, böylece bir onluğum kaldı.
Bununla iki şey aldım."

Çocuk elini cebine atıp bir kibrit kutusu ve bir mum çıkardı.
Işığı kapatıp mumu yakınca oda mumun yaydığı ışıkla dolmuştu.
Oda samanla veya tüyle değil, bir uçtan öbür uca ışıkla dolmuştu.
Baba memnundu.
"Çok iyi oğlum. Bu şirketin başına sen geçeceksin,
çünkü yaşam hakkında çok önemli bir şeyi, ışığını yaymayı biliyorsun.
Bu çok güzel."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Bırakınız.. IŞIĞINIZ Yayılsın...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Dost Konağı :: Genel :: Hikayeler-
Buraya geçin: